top of page
  • Writer's picturesbasar20034

Gurdjieff: Ruhun Yok!

Gurdjieff, 19. yüzyılın sonunda doğmuş ve 20. yüzyılın ortasında ölmüş olan aydınlanmış bir mistik ve filozoftur. Hayatı boyunca pek çok ülke gezmiş ve farklı kültürlerden, dinlerden ve geleneklerden bilgiler toplamıştır. Kendine özgü bir ruhsal sistemi olan Gurdjieff, insanların çoğunun uyku halinde yaşadığını (İslami terminolojide ‘gaflet uykusu’) ve gerçek potansiyellerini ortaya çıkarmak için uyanmaları gerektiğini savunmuştur.


Gurdjieff, öğrencilerine sizin ruhunuz yok dermiş. Bu, onun şok edici bir şekilde ifade ettiği bir gerçektir. Gurdjieff’e göre, insanlar doğuştan ruha sahip değildir. Ruh, ancak belli bir çalışma ve çaba sonucunda geliştirilebilir. Bu çalışma, insanın kendi kendini tanıması, zihinsel, duygusal ve bedensel olarak dengeli olması, içsel uyum ve bütünlük sağlaması, ve en önemlisi, kendini sürekli hatırlaması ve farkında olmasıdır. Bu çalışmayı yapmadan ruh sahibi olmak mümkün değildir.


Gurdjieff's students are dancing.
Gurdjieff Dansı

Gerçekten de farkındalık teknikleri ile üstün bilince ermediğimiz, uyanmadığımız sürece bir ruhumuz yok. Farkındalık, Gurdjieff’in sisteminin temelidir. Farkındalık, insanın kendini ve çevresini olduğu gibi görmesi, kendi düşünce, duygu ve davranışlarının farkında olması, ve bunları değiştirmek için irade göstermesidir. Farkındalık, insanın uyku halinden çıkmasını ve üstün bilince ermesini sağlar. Üstün bilinç, insanın gerçek doğasını, amacını ve potansiyelini anlamasıdır. Farkındalık teknikleri, Gurdjieff’in öğrencilerine öğrettiği pratik yöntemlerdir. Bunlar arasında, dikkat egzersizleri, nefes çalışmaları, hareketler, müzik, dans, meditasyon, grup çalışmaları ve diğerleri vardır.


Ve ruhumuz olmadan sevgi imkânsız. Gurdjieff, sevgiyi insanın en yüksek erdemi olarak görür. Sevgi, insanın kendini aşması, başkalarına hizmet etmesi, ve evrenle uyum içinde olmasıdır. Sevgi, ancak ruh sahibi olanlar tarafından yaşanabilir. Ruh sahibi olmayanlar, sadece kendi egolarının peşinden giderler. Ego, insanın yanlış kimliğidir. Ego, insanı bencillik, korku, kıskançlık, öfke, nefret, yargı, bağımlılık ve diğer olumsuz duygu ve düşüncelerle sınırlar. Ego, insanı gerçek sevgiden uzaklaştırır.


Aydınlanmadığımız sürece hoşlanmak olur, çıkar olur, bencillik olur, ama asla gerçek sevgi olmaz. Aydınlanma, insanın ruhunu geliştirmesi, farkındalığını artırması, üstün bilince ermesi, ve sevgiyi yaşamasıdır. Aydınlanma, insanın en yüksek hedefidir. Aydınlanmadığımız sürece, sadece egomuzun isteklerine göre yaşarız. Egomuz, bize hoşlanmak, çıkar, bencillik gibi şeyleri sevgi olarak sunar. Ama bunlar gerçek sevgi değildir. Bunlar, sadece insanı tatmin etmeye çalışan geçici ve yüzeysel duygulardır. Bunlar, insanı mutlu etmez, aksine acı çektirir.

İşte ilişkilerdeki bütün sorunlar bu yüzden var; ego tripleri bu yüzdendir; ayrılıklar bu yüzdendir. İlişkiler, insanın kendini ve başkalarını tanıması, geliştirmesi, ve sevmesi için bir fırsattır. Ama çoğu insan, ilişkileri egosunun tatmini için kullanır. Ego, ilişkilerde baskın, haklı, üstün, kontrol eden olmak ister. Ego, ilişkilerde saygı, anlayış, güven, destek, hoşgörü, fedakarlık gibi değerleri göz ardı eder. Ego, ilişkilerde sorun çıkarır, kavga eder, suçlar, yargılar, eleştirir, aldatır, yaralar, terk eder. Ego, ilişkileri yok eder.


Gaflet uykusundaki insanların ruhu olmadığı için bu kadar çok kötülük var, çünkü onlar gerçek sevgiyi bilmezler. Onlar, sadece egolarının isteklerine göre hareket ederler. Onlar, başkalarının haklarına, duygularına, ihtiyaçlarına saygı duymazlar. Onlar, şiddet, savaş, yoksulluk, adaletsizlik, ayrımcılık, baskı, sömürü, yalan, hırsızlık, yolsuzluk gibi kötülükleri yaparlar. Onlar, kendilerini ve başkalarını mutsuz ederler.


Kötülüğün ve mutsuzluğun ne kadar yaygın olduğunu düşündüğümüzde Gurdjieff’in öğretilerinin ne kadar önemli ve değerli olduğunu anlamış oluruz. Gurdjieff, bize ruhumuzu geliştirmek, farkındalığımızı artırmak, üstün bilince ermek, ve sevgiyi yaşamak için bir yol gösterir. Bu yol, zorlu, uzun, ve sabır gerektiren bir yoldur. Ama bu yol, bizi gerçek mutluluğa, huzura, ve özgürlüğe götüren bir yoldur. Bu yol, bizi insan yapar. Bu yol, bizi sevgi dolu yapar.



22 views0 comments

Recent Posts

See All

Subscribe

Thanks for submitting!

bottom of page